Sıfır Hastalık Hedefi


Sıfır Hastalık Hedefi

“Bütün bunlara rağmen hasta olamaz mıyız? Olabiliriz elbette; ama bütün bunları yapmak hasta olduğumuz gün sayısını azaltacaktır. Biz deveyi sağlam kazığa bağlayalım, sonra tevekkül edelim.”

Melih Arat

İnsanların birçoklarının kariyer hedefleri olur, zenginlik hedefleri olur, ama çok az kişinin sağlıklı olma ile ilgili bir hedefi vardır. İnsanın sağlıklı olmakla ilgili bir hedefi olmalı; bu konuda getirdiğim basit bir hedef tanımlaması var: Sıfır Hastalık Hedefi.

Sıfır hastalık deyince, bir yıl içinde hasta olmadan, yatağa düşmeden, burnumuzu silmeden, diare- halk arasında bilindiği şekliyle ishal olmadan, ateşlenmeden, nezle olmadan, başımız ağrımadan geçirdiğimiz gün sayısını azamide tutmaktan söz ediyorum. Mümkünse 365 gün bu belirtileri yaşamayacak bir yaşam düzeni tutturmalıyız. Bu mümkün mü? Evet, mümkün. Ancak birçok şeye dikkat etmemiz gerekiyor, mevsim ve ortam koşullarına uygun giyinmek, hijyen kurallarına uymak, yediklerimizi iyice seçmek ve miktarlarını azaltmak ve sağlıklı yaşamakla ilgili daha fazla okumak gerekiyor. Bunların yanında morali bozmamak, bedensel faaliyetleri artırmak, neşeli olmak ve neşeli olmak için vesileler bulmak, aile üyeleriyle iyi geçinmek, arkadaşlık yapmak, para işini iyi yönetmek, ayağını yorganına göre uzatmak da çok önemli. Daha fazla

Sigarayı Bırakmanın Püf Noktaları


\" border=

15 yaşında başladığım sigarayı, 25 yaşımda bıraktım. DUMANINI YEL ALDI, PARASINI EL ALDI. 🙂 Sağlık kısmına girmek bile istemiyorum. Dilek olay tam 10 yıl sigara içtikten sonra bırakmak TUHAF BİR DUYGU. Bugün 27 yaşındayım ve yaklaşık 2 yıldır SİGARA İÇMİYORUM.

Ne bir ilaç tedavisi, ne bir elektronik sigara yani tamamen ZİHİNSEL BİR KONTROL ile bunu başardım.

Bugün sizlere NASIL? SİGARAYI BIRAKTIĞIMI ANLATACAĞIM… Umarım bu deneyimim sizlere IŞIK olur.

Sevgili dostlar, sigarayı bırakmadan önce zaman zaman sigarayı bırakmam gerektiğini düşünüyordum. Hatta bırakma teşebbüslerine de girişmiştim. Bu bırakma teşebbüsleri ve sigarayı bırakamam beni bir hayli üzüyor, moralmen çöküntüye itiyordu. Ama SİGARAYI BIRAKMALIYDIM…! Daha fazla

HZ. YUNUS (A.S.)


A. Kavmi Ve Peygamber Olarak Görevlendirilişi

Kur’ân-ı Kerim, Hz. Yunus (a.s.)’m adını dört yerde zikret­miş; iki yerde de onu kendisini yutan balık münâsebetiyle, her ikisi de “balık sahibi” anlamına gelen “Zü’n-nûn ve Sahibu’î-hût’ isimleriyle anmıştır.[1] Peygamberimiz (s.a.v.), onun babasının adı­nı Mettâ olarak vermiştir.[2] Bünyâmin neslinden olduğu da söy­lenen Hz. Yunus (a.s.)’ın adı İncil’de Jonah veya Yonah olarak geçer. O, geniş topraklara hükmeden Asurlular’m başkenti Ninova şehrine peygamber olarak gönderilmiş ve yaygın kanâate göre M.ö. 860-784 yılları arasında II. Yereboam devrinde yaşamıştır. Kalıntıları, Irak’ta Musul kentinin tam karşısında Dicle nehrinin doğu yakasında bulunan bu şehir, onun zamanında Asur mede­niyetinin ihtişamını temsil ediyordu. Günümüze ulaşan ve çok geniş bir alana yayılmış bulunan kalıntıları dahî, bu ihtişamı göstermeye yeter bulunmaktadır. Bugün orada Hz. Yunus (a.s.)’a nisbet edilen bir tepe mevcuttur.

Putlara tapan Ninova halkı, günah ve isyanlara boğulmuş, aralarında her türlü kötülük yayılmıştı. Allah Teâlâ, onlara doğ­ru yolu göstermek için, Yunus peygamberi gönderdi. Hz. Yunus (a.s.), 40 yaşında iken peygamber olarak görevlendirildikten son­ra, diğer peygamberlerin yaptığı gibi, hemen davete başladı. An­cak kavmi, uzun süre (bâzılarına göre 33 yıl) geçmesine rağmen davetini bir türlü kabul etmiyordu. Rivayete göre bu müddet içinde kendisine sadece iki kişi iman etmiş, Daha fazla

DUA EDENİN “ALLAH” DEMESİ…


   

DUA EDENİN “ALLAH” DEMESİ…

Birisi, bir gece Cenab-ı Hakk’ı zikrediyordu..

Şeytan ona dedi ki; “Senin “Allah Allah!” deyişine karşılık;

“Lebbeyk!” (Ne istiyorsun kulum?) sesi nerede? Ey bu sözü çok söyleyen kişi! Ne vakte kadar böyle söyleneceksin?..

adamın neşesi kaçtı, gönlü kırıldı. Zikri bırakıp başını yastığa koydu ve uyudu.. Rüyasında yemyeşil, çayırlık çimenlik bir yerde Hz. Hızır’ı gördü.

Hızır (A.S) o şaşkına dedi ki:

“Ne diye zikirden geri kaldın? Allah’ın ismini anmaktan ne diye pişman oldun?”

Adam; “Ettiğim zikir karşılığında bana bir “Lebbeyk!” (Buyur kulum!” diye bir cevap gelmiyor.” Dedi. “Allah’ın kapısından kovulacağım diye korkup durmaktayım.”

Hızır dedi ki: Daha fazla

Hayatını Değiştirmezsen Ruhsal Durumun Değişmez!


 

Yaşantısı sorunlar yumağına dönüşmüş; baktığı her yönde “çözümsüzlük” gören, azıcık iyilik halini bile piyangodan çıkan ikramiye gibi değerlendiren bir tanıdığıma…
Yine yakınmaya başladığı bir sırada… “Hayat tarzını biraz olsun değiştirmeyi düşündün mü?” diye sordum.
Durakladı…
“Onu da geçtim” dedim; “en azından hayata bakış tarzını değiştirmeyidüşündün mü hiç?”
Sessizliği uzun sürdü…
Sonra… 
“Haklısın” diye karşılık verdi. Daha fazla

Kötücül duyguların insan biyolojisini bozduğunu biliyor muydunuz?


eriskin psikiyatri Bu duygular insan biyolojisini bozuyor


Prof. Dr. Nevzat Tarhan anlatıyor…

Negatif duygular kişinin psikolojisine ve fiziksel sağlığına zarar veriyor. Öyle ki bu kötücül duygular insanda baskı oluşturuyor, tansiyonun yükselmesine neden oluyor ve daha birçok rahatsızlıklara davetiye çıkarıyor.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan Timaş Yayınlarından okuyucusuyla buluşan son kitabı “ Güzel İnsan Modeli” isimli kitabında affetme ve bağışlama başlığı altında konuyu ayrıntısıyla ele alıyor. Rektör Tarhan, bağışlamanın insan biyolojisine etkilerini bilimsel çalışmalar ışığında açıklıyor.

Bir insanı bağışlamanın büyük bir özgürlük olduğunu, kin biriktiren insanın sırtında bir çuval yük taşıyan kişiye benzediğini ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, klinik alanda yapılan bin 200 civarında araştırmayla negatif duyguların kişinin psikolojisine ve fiziksel sağlığına zarar verdiğini ortaya çıkardığını söyledi. Tarhan kötücül duyguların insan biyolojisini bozduğunun altını çizdi. Tarhan; Daha fazla

3 Dakika Sabır


3 Dakika Sabır, Sigaradan Kurtarıyor

Uzmanlar, sigara içme arzusunun en üst seviyeye geldiği zaman diliminde “3 dakikalık sigara içme dürtüsü”nün yenilmesi durumunda bu arzudan kurtulunabileceğini belirtiyorlar. Mutluluk hormonu olan beta-endorfin salgılayan bir cihaz desteğiyle bu dürtülerin giderilebileceği, son sigara içiminden 20 dakika sonra yaşanan depresif durumun da önlenebildiği kaydedildi.

 Sigara Bırakma Merkezi (IQS) Mersin Temsilcisi Nelin Şenel, sigara bağımlılığının tek bir nefesle başladığını, nikotinin kişilerde uyandırdığı ve haz duygusu nedeniyle ise artarak sürekli hale geldiğini söyledi. İnsan yaşamında farklı sürelere sahip yemek yemek, su ve sigara içmek gibi çeşitli dürtülerin bulunduğunu, sigara içme dürtüsünün ise ortalama olarak 3 dakika sürdüğünün Daha fazla

Bağışlamak Niçin Önemlidir?


         

Bağışlamak Niçin Önemlidir?

İnsanın, her canlı gibi, algıladığı etkiye tepki veren bir varlık olduğunu hepimiz biliyoruz. Tepkilerimiz öfkelenmek, bağırmak, içe atmak, kızmak, küsmek vs. tarzında olabilmekte. Günlük hayat içinde yaşadığımız kimi olaylar nedeniyle bazen kendimize bazen de çevremizdeki insanlara kızarız. Sinirleniriz. Çoğu zaman bu kızgınlığı nefret kademesine bile taşıyabiliriz. Öyle ki çocukluğumuzda veya ilk gençlik yıllarımızda yaşadığımız bir kızgınlığın şuuraltı etkilerini bu güne bile taşımış olabiliriz. İster geçmişten kaynaklansın isterse bu günden, bir insana veya kendimize kızmak, o negatif duyguyu sürekli beslemek, bizi belli bir duyguya esir kılmak demektir. O duyguyla hareket etmek yazımızda da açıklayacağımız gibi bizlere çok şey kaybettirir. Bu nedenle kızgınlıkları şuurlu bir şekilde ele almak, bu negatif duygunun bizden esirgediklerini anlamak, varlıksal gelişimimiz açısından bir öneme sahiptir.

NEDEN BAĞIŞLAMALIYIZ?

Kızdığımız bir insanı bağışlamak, aslında insanın kendini özgürleştirmesidir. İnsanın özgürleşmesiyle birlikte vesveselerin, içsel konuşmaların durdurulması enerji tasarrufu sağlar. Daha fazla

Yaşlanmayı Nasıl Yavaşlatabiliriz?


Yaşlanmayı Nasıl Yavaşlatabiliriz?

“Amerika’da yapılan bir araştırma, günde bir saat düzenli spor yapan insanların ileri yaşlarda dahi sağlık değerlerini ve kilolarını normal sınırların içinde koruduğunu göstermektedir.”

Melih Arat

Pamukkale Üniversitesi’nde Kişisel Kalite başlığıyla yaptığım bir konferansta keskin bir ifade kullandım “Hastanelere ihtiyacımız yok” diye. İhtiyacımız olan önleyici sağlık yaklaşımı.Sağlıklı besleneceğiz, spor yapacağız, ortam koşullarına uygun şekilde giyineceğiz, hijyene dikkat edeceğiz ve düşük bir stres düzeyiyle yaşayacağız. Bu şartlar altında hastalanma ihtimalimiz düşük. Ama ne var ki, yine beklenmedik bir hastalık bizi vurabilir, bir kaza olabilir ve hastaneye düşebiliriz. Ancak marifet genel kontroller dışında (check-up) ve doğum gibi nedenlerin dışında hastaneye uğramadan bir yaşam geçirmek. Büyük lokma yiyip büyük konuşmamak gerek, hemen bu konuşmadan birkaç gün sonra Daha fazla

Dünyada Güzellik Âhirette Güzellik


Dünyada Güzellik Âhirette Güzellik

Kur’ân-ı Kerîm bizim için her meselede kendisine müracaat edeceğimiz bir kitap olduğu gibi aynı zamanda bir dua kitabıdır da. Kur’ân’ın bize öğrettiği, hayatı bütünüyle bir dua olan Allah Rasûlü’nün (aleyhi efdalüssalevât ve ekmelüttahiyyât) de cevâmiul-kelim ölçüsünde câmi, kuşatıcı, öz ve konsantre dualarından birisi de, Bakara Sûresi’nin 201. âyetinde zikredilen رَبَّنَا آتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِي اْلآخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ “Rabbimiz, bize dünyada da iyilik ve güzellik ver, âhirette de iyilik ve güzellik ver ve bizi Cehennem azabından koru!” niyazı ve yakarışıdır. Efendimiz’in (aleyhissalatü vesselam) âyetten muktebes bu duayı sık sık yaptığı, İmam Buharî’nin Sahîh’i başta olmak üzere, hemen bütün sahih hadîs kitaplarında geçmektedir. Daha fazla

Previous Older Entries