Hem Oruçlu Hem Sarhoş


Halil Cibran anlatıyor:”Gençliğimde, bir defasında, dağın öteki tarafında, sessiz koruda yaşayan yaşlı bir ermişi ziyaret ettim. Biz onunla oturmuş, erdemin doğası üzerinde konuşurken, bir haydut, yamacı tırmanarak yorgun argın yanımıza geldi. Ermişin önünde diz çöküp eğildi ve”Ey ermiş,” dedi, “kurtulmak, rahatlamak istiyorum. Günahlarımın yükü taşınmaz ağırlıkta.”

Ermiş, “Benim günahlarım da öyle,” dedi, “Taşıyamayacağım kadar ağır benim sırtımda.”

Haydut, “Fakat ben bir hırsızım, bir çapulcu…” dedi.

Ermiş, “Ben de öyleyim, hırsız ve vurguncu” diye cevap verdi.

Haydut, “Fakat ben aynı zamanda bir katilim,” dedi, “kurbanlarımın feryatları gitmiyor kulağımdan…”

Ermiş, “Ben de öyleyim” diye cevap verdi, “ben de katilim ve kurbanlarımın feryatlarından kurtulamıyorum bir türlü…”

Haydut bu sefer, “Ama benim işlediğim, o-hoo, daha bir sürü suç türü var” dedi.

Ermiş, “Benim de öyle” diye cevapladı. “Benim de işlediğim sayısız suçlar var.” Bunun üzerine haydut ayağa kalktı, ermişi süzdü, gözlerinde tuhaf bir ışık vardı ve giderken dağın yamacından hoplaya zıplaya aşağı indi.

Ermişe döndüm ve “Kendinizi niçin işlemediğiniz günahlarla suçlayıp durdunuz?” Daha fazla

Kenar

DOSTUM


 

DOSTUM

Dostum; güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat, arkana bakma….
Kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de…
Unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez.
Yolcuya bakıp, yolunu tanıma.
Yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver.
Vahim olan, yolun yolcusuz olması değil;
Asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;
Yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal…..
“En doğru yol: en dikensiz yoldur” diyenler seni aldatıyorlar.
Onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır.

 

Aldırma…. Daha fazla